Avrupa’da vizesiz gidebileceğiniz en güzel yerlerden biri Karadağ. Budva ise, Karadağ’ın tatil beldesi. Bu sebeple burayı ziyaret etmek için en güzel mevsim bizce yaz ayları. Son zamanlarda, instagramda sıklıkla, Karadağ'a kesinlikle kışın gidin, daha ucuz olur gibi ''reels'' lar düşse de, bu reelslarin bir çoğunun etkileşim almak amaçlı olduğunu ve gerçeği yansıtmadığını bilin. Budva'ya kışın gelseniz, yapabileceğiniz pek de bir şey yok. Yani var ama yeterinde keyif alır mısınız bilemem. Kuşadası'na kışın gitmek, Palandöken'e yazın çıkmak gibi bir şey. Buranın tadı, yazın, cıvıl cıvıl insanlarla dolduğunda, denize girebildiğinizde, plajda güneşlenebildiğinizde, denizden tuzlu tuzlu otelinize gidip, bir duş alıp, yanmış teninizle deniz kenarı bir restoranda akşam yemeği yediğinizde ve peşine sahilde yürüyüş yapabildiğinizde çıkar.
Denizi, yazı, yüzmeyi aşırı çok seven biri olarak ben, Budva’dan oldukça keyif aldığımı söyleyebilirim. Denizi Çanakkale denizi gibi soğuk, hatta buz gibi. Soğuk suda yüzmeyi sevenler için, gerçekten güzel. Ben her ne kadar Akdeniz iklimi insanı olsam da, Adriyatik’te yüzmek insana kaç kere nasip olur ki diyerek, denizin, güneşin, tertemiz plajların tadını çıkardım. Yaz tatili için Budva’yı tercih edebilirsiniz.
Tabiki de sadece yüzmek için, taa buralara kadar gelinmez, gezilecek yer yok mu Meltem? Olmaz mı!
Haydi gelin, Balkanların İncisi Karadağ’ın popüler tatil beldesinin detaylarına birlikte göz atalım.
Keyifli okumalar,
Budva’ya Nasıl Ulaşalım?
Podgorica havalimanına gelip, otobüs ya da araba kiralayarak ulaşmak bir seçenek.
Podgorica havalimanı ile arasında yaklaşık 65 km mesafe var.
Bizim tercih ettiğimiz yol daha farklıydı. Biz öncesinde Tiran havalimanına (Arnavutluk) indik, Tiran’da 3 gün konaklayıp, karayolu ile önce Budva’ya geldik. Bu yol ile Tiran’dan Budva’ya otobüs ile 6-7 saat sürüyor. Çoğu kişinin tercih etmeyeceği bir rota bu, ancak biz Arnavutluk-Karadağ seyahatimiz için böyle bir rota izledik.
Tiran-Budva arası otobüs fiyatı, kişi başı 24.50 Euro. Valizi bagaja verecekseniz de ekstra 2 Euro ücreti var (Temmuz 2022).
Bir Öneri: https://busticket4.me/EN sitesi bir Karadağ firması. Tüm otobüs tercihleriniz için bu siteyi kullanabilirsiniz. Otogarda, bizdeki gibi her firma için ayrı ofis yok (dolayısıyla gezip, fiyat teklifi almıyorsunuz). Tek bir vezne var, gitmek istediğiniz yere ve saate göre boş olan yere bilet kesiyorlar, ya da bizim gibi busticket4.me sitesinden aldığınız biletin çıktısını gösterip, devam ediyorsunuz.
Budva’ya kadar gelmişken, Kotor’a da muhtemelen geçersiniz. Budva’dan Kotor’a otobüs biletimizi bu siteden aldık, biletimizin çıktısı ile Budva terminaline gittik ve ilgili otobüse yönlendirdiler. Budva-Kotor arası otobüs ile 45 dk sürüyor, Temmuz 2022 için kişi başı fiyat 2.60 Euro.
Budva’dan karayoluyla ayrılacaksınız, bilmeniz gereken şeylerden biri, otogara vardığınızda kişi başı 1 Euro ödeyerek çıkış bileti almanız gerekiyor. Platform ücreti gibi bir şey. Küçük bir otogarı var, bizdeki gibi hangi otobüs kaç numaralı perona gelecek gibi bir sistem yok. Otobüslerin yanaştığı yerde bekliyor ve nereye gidecekseniz, gelen otobüsünüze biniyorsunuz. Bizdeki gibi otobüs firmaları bilet kesmiyor. Gişeden bilet alabilirsiniz veya getbybus.com ya da ticket4.me sitesinden önceden online olarak da bilet alıp, çıktısını yanınızda götürebilirsiniz. Otobüse bindiğinizde biletleri şoför topluyor zaten. Bagaja vermeniz gereken bagajınız varsa 2 Euro şöfore ödeme yaparak, bagaj verebiliyorsunuz. Yanınıza aldığınız bagaj, bilet ücretinize dahil değil.
Budva’da Şehiriçi Ulaşım Nasıldır?
Karadağ’da ulaşımla ilgili şunu bilmelisiniz. Türkiye’deki gibi otobüs ve minibüslerde kart sistemi yok. Ya her durakta bekleyen biletçilerden bilet alıp biniyorsunuz ya da durakta biletçi yoksa otobüs şoförü size bindiğinizde bilet kesiyor.
Budva Merkeze gittiniz, Sveti Stefan’a ulaşmak istiyorsunuz. Öyleyse, merkezde sahil yolundaki TQ plazanın girişine gelin, plazayı sağınıza alıp, 200 metre kadar ilerleyin. Karşınıza bir minibüs durağı çıkacak. Burada biletçi bekliyor. Biletçiden 2 Euro karşılığında biletinizi alın ve Sveti Stefan yazan minibüse binin. Yaklaşık 20 dk’ya merkezde Sveti Stefan’a ulaşabilirsiniz. Dönüşte de aynı şekilde indiğiniz yerden minibüse binerek merkeze dönebilirsiniz. Minibüsler burada ring yapıyor. Ancak unutmamanız gereken bir nokta, otobüsler Türkiye’deki gibi geç saatlere kadar çalışmıyor, indiğiniz yerdeki tabeladan minibüsün son saatine bakın ya da şoföre son minibüs saatini sormayı unutmayın.
Ne yiyelim?
Karadağ’dasınız, tabiki önceliği deniz mahsullerine ve İtalyan mutfağına vereceğiz. Eğer bütçeniz kısıtlıysa ve restoranlarda çok para harcamak istemiyorsanız, sahilde dilim pizza ve gyros dedikleri Yunan döneri alabileceğiniz dükkanlar var. Dilim pizza fiyatı 2.5 Euro, Gyros 4 Euro. Her ikisi de oldukça lezzetli ve denemeye değer. Özellikle Gyros’u denemenizi şiddetle tavsiye ediyoruz. Her yurtdışına çıktığımızda ve maddi kısıtımız olduğunda ‘Buraya kadar gelmişken döner mi yiyeceğiz yaa’ diyoruz, her seferinde de nasıl oluyorsa, Türkiye’dekinden kat kat başarılı sokak döneri yiyoruz.
Uygun fiyatlı yemek önerisi- Gyros
Budva Gezilecek Yerler- Budva Gezi Rehberi
Stari Grad (Old Town, Eski şehir)
Şüphesiz, Budva’nın en dikkat çekici bölgesi, Stari Grad denilen eski şehir bölgesi. Burası UNESCO koruması altında, Dubrovnik’in minyatür versiyonu diyebileceğimiz, Adriyatik kıyılarının en eskilerinden biri olan minnak bir Orta Çağ kenti. Eski şehir bölgesine girdiğimiz anda, taş sokaklarla karşılaşıyoruz. Her şehrin 'old town'u ayrı bir güzel oluyor gerçekten.
Bu bölgede restoranlarda yemek yiyebilir, bir şeyler içebilir, bu dokunun tadını doyasıya çıkarabilirsiniz. Uygun fiyatlı olarak take-away yani al-götür tarzı çalışan İtalyan pizzacılar var ki, dilimleri oldukça büyük, doyurucu ve lezzetli. Dilim başına 2-3 Euro gibi bir bedeli var. Stari Grad’a biz 17:00’den sonra gitmiştik, hem akşam çok kalabalıklaşmadan hem de öğle sıcağına maruz kalmadan, bizce en güzel saat 16:00-17:00 dan sonrası.
Stari Grad bölgesinde ziyaret edebileceğiniz Aziz Maria Kilisesi, Holy Trinity Kilisesi ve Aziz Ivan Kiliseleri bulunuyor. Bazı kaynaklara göre, bu 3'lü kilisenin bulunduğu yere 'Kiliseler Köşesi' deniyormuş.
Aynı zamanda Citadel’de bu mevkide yer almakta.
Sırasıyla, Eski Şehir'in taş sokakları, Aziz Ivan ve Holy Trinity Kiliseleri
Citadel (Hisar)
Stari Grad bölgesinde bulunan kale aynı zamanda Budva’nın en yüksek bölgesi imiş. Zamanında Budva’yı denizden gelebilecek saldırılara karşı korumak amacıyla inşaa edilmiş. Bugün ise, kaleye giriş ücretli. Kapıda kişi başı 3,5 Euro ödeyerek içeri giriş yapabiliyorsunuz (Yıl 2022). Saat 19:00’da kapanıyor. Ben buraya girmenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Kaleden izleyebileceğiniz şahane Adriyatik denizi, Sveti Nicola adası ve eski şehir bölgesi manzarası var. Her bir köşe gerçekten de kendine hayran bırakıyor. Citadel’in içerisinde gemi maketleri sergilenen bir müze, kütüphane ve restoran da bulunuyor. Bazı bloglardan burayı tatmin edici bulmadıklarını yazsalarda, bence burası sadece sunduğu manzara için bile kesinlikle girilmesi gereken bir yer.
Sırasıyla, Citadel'den görebileceğiniz Eski Şehir ve St. Nicola Adası manzaraları, Adriyatik denizi, restoran, kütüphane, gemi maketleri müzesi, ve Citadel'in giriş kapısı
Dans Eden Kız Heykeli (Statu Ballerina)
Stari Grad’a yürüme mesafesinde. Stari Grad’ın önündeki plajı solunuza alıp, dümdüz yürüdüğünüzde karşınıza Dans eden kız heykeli çıkacak. Budva’nın sembolü haline gelen bu heykelin ardında trajik bir hikaye yattığını öğreniyoruz. Zamanında bölgede birbirini çok seven ancak birlikte yaşamaya yetecek parası olmayan bir kız ve denizci bir sevgilisi varmış. Bir gün bu genç denizci, para kazanmak için uzun bir yolculuğa çıkmış. Genç kız, her gün açık denizin en iyi görüldüğü uçurumun kenarına çıkarak, sevgilisinin döneceği gemiyi beklemiş. Kızcağız yıllarca beklemiş ancak sevgilisi hiç geri dönmemiş. Bir sabah yerel halk, genç denizcinin kıyıda cansız bedenini bulmuş. Hikayenin aslı astarı var mıdır bilemeyiz ama görünen o ki, bu hikaye, heykeli Budva’nın sembolü haline getirmeye yetmiş. Özellikle akşamüstü gittiğinizde, balerin heykelinin ardından görünen Stari Grad silueti, size tam bir kartpostalın içindeymişsiniz gibi hissettirecek.
Mogren Plajı (Mogren Beach)
Mogren Plajı, en popüler plajlardan biri. Yerel halkında tercih ettiği bir yer. Stari Grad’a yürüme mesafesinde. Stari Grad’ın önündeki plajı solunuza alıp, dümdüz yürüdüğünüzde karşınıza Dans eden kız Heykeli çıkacak. Onu da geçip, dümdüz yürüdüğünüzde yolun bittiği yerde Mogren Plajı var. Yaz aylarında gittiyseniz, burası denize girebileceğiniz en popüler yerlerden biri.
Sveti Stefan Adası: Türklerin zengin ettiği ada
Sveti Stefan, efsaneye göre, küçük bir balıkçı kasabasıymış. 15. Yy.’da Türkler Sveti Stefan sahillerine demir atıp, Kotor’u işgale ilerlerlerken, Pastrovici köylüleri, Türk gemilerindeki altınları çalmışlar, Sveti Stefan’a adanmış bir Ortodoks Kilisesi içeren bu adayı kurmuşlar. Ada bu sebeple, Türklerin zengin ettiği ada olarak biliniyor.
Adada bugün oldukça lüks bir otel var. Giriş sadece adada bulunan otelde konaklayan müşteriler için serbest. Ancak siz yine de adanın girişinde bulunan küçük yolda fotoğraf çektirebilir, adanın dibinde bulunan plajlarda denize girebilirsiniz. Suyu temiz, küçük taşlı ve hızlı derinleşiyor. Bu bilgiyi veriyorum, çünkü bir yere yüzmeye gitmeden önce bu detayları bilmek istiyorum. Yüzmesi en keyifli yerlerden birisi bence burası. Tesis yok. Türkiye’de olsa, buraya bir beach club yapılır, girişi dünya para olur, sadece bir grup insana hitap eder, bangır bangır gürültüden geçilmezdi diye düşünmeden duramıyor insan.
Sveti Stefan’a nasıl ulaşabileceğinizi şehiriçi ulaşım başlığı altında bulabilirsiniz.
St. Nicola Adası: Nam-ı değer Hawaii Adası
Yazımızın başlığında Hawaii derken mübalağa yapmıyorduk. Sveti Nicola adası yani nam-ı değer Hawaii adası. Budva sahilden yalnızca 1 km uzaklıkta bulunan bu kayalık adada, üç adet büyük plaj bulunuyor. Adada bir tane restoran var. Burada denize girecekseniz dikkatli olun, çünkü çok kestane var.
Sahilden tekne turlarına katılarak, bu adayı da ziyaret edebilirsiniz.
Ve tabikiiiiiii Plajları
Yaz aylarında Budva'yı ziyaret ettiyseniz, ki bence şüphesiz yaz aylarında gelmelisiniz, Adriyatik'in buz gibi suyunda yüzün. Denizi, plajları o kadar temiz, o kadar şahane ki... Hele bir de Çanakkale'nin denizi gibi soğuk su da yüzmeyi seviyorsanız, burada mest olacağınza şüphem yok. Türkiye’deki birçok plajın aksine, tesisleşme yok denecek kadar az. Birçok plajda direkt havlunuzu serip, denize girebilirsiniz. Şezlong ve şemsiye kiralamak isterseniz tabiki kiralayabilirsiniz. Plajdan plaja değişmekle birlikte 2 şezlong 1 şemsiye 10 Euro ile 25 Euro arası değişiyor (2022).
Sveti Stefan'a giderken yol üstünde tesadüfen denk geldiğimiz bir plaj. Fotoğraftan gözükmese de, burada yüzerken pek mutluydum.
Son sözler
Mitoloji severler için, Budva'nın şöyle de bir hikayesi var. Efsaneye göre, Fenike prensi Kadmos, tanrı Zeus'un aşık olduğu ama elde edemediği için kaçırdığı kız kardeşi Europa'yı bulmak için yollara düşer. Uzun yıllar süren aramalara rağmen kız kardeşini bulamayan Kadmos ülkesine dönemez ve Yunanistan'a yerleşir. Yunanlılarla yaşayan Kadmos, Savaş tanrısı Ares ile Aşk tanrıçası Afrodit'in güzeller güzeli kızı Harmonia ile Thebes'de evlenir. Ancak düğün törenlerinde hediye olarak verilen lanetli kolye yüzünden büyük acılar yaşayan çift, kahinlerin sözlerini dinleyerek, Thebes'den öküzlerin çektiği bir kağnı ile ayrılırlar. Günlerce süren yolculuktan sonra öküzlerin çöktüğü yere yerleşirler ve öküzlere ithafen buraya "Bouthoe/Budva" adını verirler (Butoe Yunanca öküz demekmiş). Lanet bir türlü peşlerini bırakmaz ve tanrılar çifti bir yılana dönüştürürler. Bu arada yerli halk Kadmos ile Harmonia'nın halen Budva civarındaki çalılıklarda yaşadıklarına inanıyormuş.
Budva, denizi, plajları, doğası ve İtalyan esintileri ile bizim gönlümüze taht kuran bir şehir. Eski tarihi dokusu sadece Stari Grad bölgesinde kalmış, geri kalan yerleri ne yazık ki betonarmaye dönmüş. Yine de denizi ve plajları pırıl pırıl. Bizim Akdeniz’imiz ile kıyaslamaya kalkarsam, tabiki bizim Muğla’mız, Antalya’mız bence sıcacık denizleri ile kazanır. Ama Budva, sunduğu eşsiz deniz manzarası ve tarihi dokusu ile kesinlikle görülmeye değer.
Şimdiden iyi seyahatler dilerim :)
Sevgiler
Comments